17 Mayıs 2010

Gece- Bilge Karasu

Bu kitabı anlatmaya dilim varır mı ya da kelimeleri bir araya getirisem anlatılana biraz olsun yaklaşabilir miyim bilmiyorum. Ne anladığımı sorsanız tam olarak ağzımda bıraktığı tadı anlatabileceğimden de emin değilim.

Bu öyle bir kitap ki, paralel bir evrende hiç anlatılamayacak olayların dünyamız dilinde simgesel aktarımı adeta. Kendinizi bir anda tam idrak edemediğiniz ve garip bir şekilde anladığınızı hissettiğiniz bir imge denizinde buluyorsunuz. Yüzümde hafif bir tebessümle uzun zaman önce okuduğum bu kitabı rafta gördükçe hala beni çağırdığını hissediyorum.
 Bana göre hiçbir kitaba benzemiyor ve dili hem kendine özgü hem de başlangıçta ağırmış gibi görüyor. Kitabı hızlı ya da yavaş okumamın bölümlerin anlamını değiştireceğini düşündüğüm yerler bile oldu. Konuyu anlatmaktan öte, Gece’den bazı alıntılar yapmak istiyorum:


Gece yavaş yavaş geliyor. İniyor.çukur yerlere dolmaya başladı bile. Oraları doldurup ovaya yayılmaya başlar başlamaz, her yer boza dönüşecek. Işıklar yanmayacak bir süre. Ne çukurda ne düzde. Tepelerin aydınlığı, bir süre yeter gibi görünecek herkese. Sonra tepeler de karanlıkta kalacak.


Dil bu karanlığın içinde yaşayabilirmiş gibi görünen tek şey olacak. Hiçbir ağırlığın, hiçbir gerekliliğin kalmadığı bu yerde. Karanlığın gerçekliğe benzer tek yanı, konuşabilmesi olacak. İki kişi arasında. İki duvar arasında.”



“…bu topraklarda atların koşması için insanın anısının yerden de, gökten de biraz daha silinmesi gerekir…Gecenin işçileri için mutluluk, gün battığında kendini bu toprağın ortasında at koşturur görmektir, koşan atlara bakmakta olmaktır.”


Okurken kendinden emin kurulan cümleler beni her seferinde hayatımın başka bir ucundan yakaladı. Biiyorum ki her okuyan da farklı anlamlar çıkarıyor aynı cümlelerden. Yalnız olmadığımı ve yaşadığımı hissettirirken kararnlık bir kitap sanarak yanıldığımı da anlatıyor. Ben de uzun zaman sonra tekrar okuyup beni bu sefer nereye götüreceğini seyredeceğim ve okumuşlardan dinleyeceğim Gece’nin başka başka yaratılarını…

Ebru

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Hayırlı olsun, çok güzel olmuş siteniz. Başarılar...